Teknoloji

İnsanlık Mars’a gitmek istiyor ama… Bizden daha iyi uyum sağlayabilenler var

Mars, oksijensiz atmosferi, radyasyona maruz kalması ve besin eksikliği nedeniyle insan yaşamı için uygun bir yer değil. Ancak Mars’a yanımızda götüreceğimiz mikroplar için aynı şeyi söyleyemeyiz. Toprağı zenginleştirecek ve ekosistemi iyileştirecek mikroplar sorun olmasa da Mars veya başka bir gezegen, insana zararlı sayısız mikrop için bir cennet olabilir.

Üç yıl önce astrobiyologlar meteorlarda şeker bulunduğunu keşfettiler ve şekerle beslenen bazı bakterilerin uzayda büyüyebileceğini gösterdiler. Göktaşlarındaki diğer koşullar pek uygun olmadığından mikropların veya organizmaların bunların üzerinde yaşaması kolay değildir. Ancak aynı yorumu Mars için yapamayız. Alman Havacılık ve Uzay Merkezi’nde yapılan bir araştırma, bazı yerel mikropların simüle edilmiş bir Mars ortamında ne yapabileceğini araştırdı. Sonuçlar biraz korkutucu… Görünen o ki mikroplar Mars’a bizden çok daha hızlı adapte olacak. Bu nedenle başka dünyalara yapılacak görevlerde otostopçuları yanımıza alıp o gezegenlere taşıyacağız ve orada şişmanlamalarını izleyeceğiz.

Astronotların ve uzay gemilerinin dezenfekte edilerek Mars’a gönderilmesi fikri teorik olarak mümkün olsa da pratikte bu o kadar da kolay değil. Esas itibariyle insanı mikroplardan ayırmak mümkün değildir, öyle ki bağırsaklarımızda yaşayan mikroplar olmasaydı insanın yaşaması da mümkün olmazdı. Yani mikroplara mutlaka bir ölçüde ihtiyacımız var. Ancak Mars gibi ortamlarda bu mikropların kontrolden çıkması halinde insanlara zararlı bir atmosfer yaratma riski çok büyük.

Bir astronotun Dünya’dan milyonlarca kilometre uzaktaki Mars’ta dizanteriye yakalanması hem hayatlarına mal olur hem de Mars kolonisinin çökmesi anlamına gelir. Bu nedenle bu sorunu erken teşhis edip çözüm bulmak gerekir.

Araştırmacılar dört bakteri örneğini (Burkholderia cepacia, Klebsiella pneumoniae, Pseudomonas aeruginosa ve Serratia marcescens) astronoMars’ta karşılaşılacakları gibi hava, toprak kimyası ve UV radyasyonuna maruz kalan ortamlara yerleştirdiler.

Bakterilerin bu yeni koşullara tepkileri farklıydı. Örneğin B. cepacian, glikozla beslenmediği sürece, Mars salamuralarında yaygın olarak bulunan sodyum perklorat varlığında büyüyemez. Öte yandan sodyum perklorat K. pneumoniae’yi rahatsız etmiyor gibi görünüyor. Mars’taki tipik su eksikliğini simüle etmek için tekrarlanan kurutma, türün üremesini azalttı. Ancak dört türün tümü (en azından bir dereceye kadar) günlerce veya haftalarca hayatta kaldı. Üstelik taklit Mars toprağıyla beslendiklerinde, şekerle beslendiklerine göre çok daha olumlu geri bildirimler veriyorlardı. Başka bir deyişle Mars toprağı bakteri ve mikropların büyümesi için eksiksiz bir ortam sunuyor.

Artık Elon Musk’un çözmesi gereken bir sorunu daha var.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu